Kanatlarımı ararken beni birileri aşağıdan çekiştiriyor otur oturduğun yerde mutlu aile yuva çocuk bildik tanıdık kişiler daha ne istiyorsun? Oku çalış emekli ol. Geniş bir ev seni yolda bırakmayan bir araba, akar gelir sağlık sıhhat bir de hayırlı komşu dünya saadetlerindendir. Bunları kazan bak keyfine. ''Olmaz,'' bir de beni dinleyin içimdeki aşkı, tutkuyu hayallerimi umutlarımı onlara doğru yol almam lazım hayata bir olta atmam lazım. ‘’Bak kızım, bu hayat dediğin felek, feleğin sillesini yer yer oturursun sonra da gelir bizlere ki bu kurulmuş düzenini dahi bulamazsın.’’ Ben sonu ne olursa olsun gideceğim varacağım bulacağım Zümrüt’ü Anka kuşunu, daldaki en kırmızı elmayı ben koparacağım ideallerim var benim ulaşmak istediğim. ‘’Var git ne halin var ise uzak memleketlere hadi aldın rızamı kazasız belasız Rabbim gönlüne göre versin kazancın bol bereketli olsun Rabbim utandırmasın.’’ Ben adımlarımı atarken bir arkadaşım çıktı karşıma bana valizini al çık yola ardına bile bakma başaracaksın'' dedi. Bir daha boş avare sözlerle geçiştirilmiş zamanlarım olmayacaktı çalışkanlığım hırsım ve hedeflerim sürekli beni diri tutan kuvvetlerimdi. Bunlar ben de beni başarıya taşıyorlardı. Ben yükseldikçe güvenim kendime özgüvenim artıyor gözlerim pırıl pırıl dünyaya bakıyor daha fazlası daha başkaları diyordum. Donanımlarım çoğalmış bilgim hedeflerim büyümüştü. İyi ki kabuğumu kırmışım, iyi ki kendime gem vurmamışım, iyi ki kendime güvenmişim, kendimi şımartmalıyım eserlerim olmalı bir kalıcı duruş pozisyon kalıp bir dikili ağaç ah kalbim heyecandan güp güp atıyor. Bu yolculukta terslikler yıkılmışlıklar hayallerimde değişiklikler oldu, kaybettiğim yıllarım traşlanmış hayallerim oldu. Ben başarıda kanatlarımı ararken başarı bana başka bir pencereden göz kırpıyordu. Yıllar yıllar sonra o pencereyi de araladım bana mutluluk başarı ve özgüven veren daha sonrası ise arkası gelen bir yığın başarı hikayesi. Hayatta risk almak ve uçmak hepsi bu imiş uçarken kanatların daha güçlü çırpmak ve yılmamak hepsi bu imiş. Umutlarını taze tutmak zaman zaman kendi kendini alkışlamak hepsi bu imiş. Kendini sev ve başarıya doy hepsi bu imiş.
Eğer ben
kabuğumu kırmasaydım beni benden öncekiler, elli yıl öncesi elli yıl sonrası en
fazla yüz yüz elli yıl içinde dede torun ilişkilerinde soy ağacında adım
anılacaktı ve sonra unutulacaktım. Dünyaya gelmiş ne kadar çok insan vardır
böyle bir varmış bir yokmuş hesabı. Ama ben eser bırakacağım ben kabuğumu
kırdım kendimi anlatacak dikilitaş bir meyveli ağaç bir eser bırakmadan bu
dünyadan göçüp gitmeyeceğim. Ahirete göç ettiğim zaman bana hayır kapısının
açık olması. Allah ondan razı olsun. Diyenlerin sonsuza kadar olması insanoğlu
daldan dala konar da kuş misali bir gün gelir yok olup gider. Yağı bitmiş
kandil gibi söner gider.
Öyleyse hayırda
yarışalım kendimizi bereketlendirelim. Cevher kendimizde ise onun ortaya
çıkmasına izin verelim. Ana ata kardeş yoldaş önüne çakıl taşlarını sererler.
Seni sevdikleri için sana iyilik etmek isterler akılları sıra ama asıl sana
zarar veren onlardır. Başardığın zaman önünden alkış tutup ardından da
başaramazsın inşallah deyip kıskananlar da yine onlardır. Çünkü onlara kabuklarını
kırmak zor ve zahmetli gelmiştir. Tembellik rahatlık ve kendilerini güvende
hissetme duygusu onlara içlerindeki cevheri çıkarmalarına izin vermez. Senin
farklı oluşuna da itiraz ederler. Farklı olmak herkes ‘’A’’ noktasına giderken sen
az kullanılmış yolu ‘’B’’ noktasını seçerek başarıyı yakala. Hayat güzeldir
başarı inançtır başarı emektir başarı göğüs germektir tabuları yıkmaktır. Bazı
inanışlara karşı gelmektir başarı dik duruştur. Başarı kazançtır esaretten
kurtuluştur özgürlüktür. Başarı kendi kanatlarınla özgürce uçmaktır. Başarı
kanatlarının güçlenmesi ve daha büyük açılması için bir ödüldür kıvançtır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder