14 Nisan 2018 Cumartesi

GELECEĞİNİ GÖREBİLME

       Lafla peynir gemisi yürümez lafla onun olmak istediği ben'i ile arasına girilmez. Şimdi o öteye daha öteye gitti diyelim zorunlu olarak bir göç, iş evlilik yine ona yardım ederler miydi? Bunu kendi de bilmiyor şartlar. O yine de geleceğini göremiyor.  Aile içindeki gürültülü sesler bir köpek havlaması gibi geliyor. Kapıyı çıkınca dışarıya sesler kesiliyor o kapının dışına çıksa da gürültü yapanlar oraya geliyor. O tekrar içeri girmek istiyor. Herkes üzgün üzgün evin içinde dolaşıyor, çaresiz karamsar ve boşlukta bu duygunun ne olduğunu bilemezsiniz. Onun için geleceğini göremiyor. Uğraşıyor bir şeyleri değiştirebilirim mi? Diye  ama o kadar da uzun hayaller emeller kuramıyor. O kadarda uzun boylu düşünemiyor.
         Kafasının içinde bir ışık sürekli yanıyor. Çentik çentik kafasını kurcalıyor ara sına sızım sızım sızlıyor ara sıra kanıyor. Acelece bir karar verebilse hep duygularını saklıyor. Fikirlerini ve dahi düşüncelerini hiç konuşmuyor. Kendini dinliyor, kendisiyle konuşuyor.  Onun bu kendisiyle konuşması çok uzun sürdü. Belki böyle olduğunu kendisi de bilmiyor çünkü kendisini alıştırdı. Bir daha öyle uzun boylu düşünmeyecek.  Bir gün aklında fikrinde zikrinde ne varsa hepsini getirip masaya yemek dizer gibi salata sebze tabağı gibi dizecek. Soğuk karşılayacaklar gülecekler alay edecekler. Ah korku o korku biliyor öyle olacağını hemen tekrar hiç kimseyle konuşmadan düşünce hayal ve fikirlerini allayıp pullayıp tozunu alıp temizleyip tekrar yerlerine koyuyor. Ve düşüncelerinin kapısını kapatıyor kimse bilmeyecek. Bir diğer taraftan da düşünce kapısını gözlemliyor içine giren ve çıkanları yeni bir fikir, bir fener, bir ışık, onun yollarına kum çakıl taneleri dökülüyor.
    

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder